Ege Serisi - Kula Yanık Ülke : Katakekaumene

Kula bölgesinde volkanik kökenli ve yapılı şekiller, antik çağlardan itibaren pek çok gezgin ve bilim adamının dikkatini çekmiştir. Yöre hakkında, antik dönemlerdeki bilginlerin yazdıklarına bakalım:

Amasyalı ünlü coğrafyacı Strabon (M.Ö.54 - M.S.24) milat yıllarının başında ziyaret ettiği Kula yöresinden, özetle şu şekilde bahsetmektedir:  "Alaşehir'den sonra Mysia ve Maionia denen Katakekumene olarak adlandırılan ülkeye gelinir. Burada hiç ağaç yoktur. Sadece kalite olarak ünlü şarapların hiçbirisinden aşağı kalmayan Katakekaumene şarabının elde edildiği bağlar vardır. Toprağın yüzü küllerle kaplıdır. Dağlık ve kayalık olan ülke, sanki yangından olmuş gibi siyah renktedir........" 


Strabon'un  Roma Döneminde Kula bölgesinden bahsederken, eski Yunan'da "yanık ülke" anlamına  gelen  "Katakekaumene" sözcüğünü kullanması, bu sözcüğün Strabon'dan önce de biliniyor olmasını göstermektedir. Strabon eserinde, Katakekaumene'nin volkan konilerinden kaynaklandığını bilimsel olarak ifade etmiştir.


Strabon:  eserinde, (Türkçe yorumlamasında) ".......bazı kişiler bu arazinin siyah olmasını yangınlara bağlamıştır. Ama bazıları bunun yeraltında meydana gelen patlamalar sonucu ortaya çıkan ateşle açıklar ve ardından Typhon masalını anlatır...."   Mitolojde Typhon (Tifon=tayfun): Yüzlerce yılana benzer başı ve kanatlı ejderha gövdesiyle dev bir canavardır. Korkunç ve kör edici ışıklar saçan gözleri vardır. Ağzından ejderhalardaki gibi alev ve buhar çıkartır. ölümsüz olan  Tifon, son derece yıkıcı kasırgalar oluşturan bir yaratıktır. Tanrıların kralı Zeus ile savaşmış ve onu dahi yenmiştir. Ancak parçalanan Zeus, tekrar eski durumuna gelince yıldırımlarıyla onu öldürür (?) ve İtalya'nın güneyindeki Sicilya adasında yer alan Etna dağının altına gömer."  Etna malum günümüzde de aktif bir yanardağ . Öte yandan Tifon, mitolojide yeraltı dünyasının bekçisi, yanardağ tanrısı olarak da tanımlanır. Muhtemelen "bu araziyi Tifon canavarı "Yanık Ülke" haline getirdi" diye yorumlanır.


Strabon'un sözünü ettiği ancak. yörede uzun süredir  yetiştirilmeyen bağlar (üzümler), son yıllarda yetiştirilmeye başlanmış ve bölgede şarap üretimine geçilmiştir. (aşağıdaki  fotoğraflar)



Yorumlar